Ağrı'yı Tanıyalım

Cennet vatan Türkiye’nin her bir köşesinde önemli kentler ve yerleşim noktaları bulunur. Doğusundan batısına kadar pek çok farklı şehir ziyaretçilerin gezip görmeleri için elverişli durumdadır. Anadolu topraklarının tarihi yapısı, doğal güzellikleri ve farklılıklara ev sahipliği yapmış olması her anlamda önemli iken, değişik kentlerin kendine has gelenek ve özellikleri de yine oldukça önemli unsurları oluşturmaktadır. Ağrı da önemli ve dikkate değer kentlerimizden biri olarak ön plana çıkar.

Genel Bilgiler ve Tarihçe

Eski adı Karaköse olan Ağrı, Doğu Anadolu Bölgesi’nde yer almaktadır. Ağrı ismi hem kentin genel adı, hem de merkez ilçesinin ismidir. Sadece Karaköse ya da Ağrı isimleri ile değil, tarih boyunca kullanılan çok farklı isimlerle de anılmış olan bu kent için zamanında Karakilise, Ararat gibi isimler uygun görülmüştür. Günümüzdeki Ağrı ismi ise, kent sınırları içindeki Ağrı Dağı’ndan gelir. Kentin rakımı 1632 meter olmakla beraber, Ağrı Dağı ise 5137 metredir.

İklim olarak oldukça soğuk olan bu coğrafyada, ormanlık alanlar ise neredeyse hiç yoktur. Doğubeyazıt ilçesinin kentin tanınmış yerleşkesi olması da farklı unsurlarca desteklenmektedir. Çünkü ilçede İshakpaşa Sarayı gibi çok önemli bir yapı bulunmakla beraber, farklı yerler de turistik açıdan öneme sahiptir.

Patnosise ilçesi, kentin çevre il ve ilçelere olan bağlantısının sağlandığı önemli bir ilçe olarak anlatılabilir. Halk tarım ve hayvancılık ile uğraşır. 15 Nisan tarihi ise kentin kurtuluş günü olarak tarihe geçmiştir.

1860 yılında Bitlisli Ermeni tüccarların ilk şehirleşmeyi başlattıkları kentte, Osmanlı Dönemi boyunca çeşitli gruplar etkin olmuştur. Kara Kilise adı ile şehirleşen ve bu yıllarda çeşitli yapıların ortaya konmasıyla şehirleşmenin sürdürüldüğü görülebilirken, aynı zamanda ilk yerleşkelerin de tamamen tiacret amaçlı ve odaklı olduğu söylenebilir. Milli Mücadele yıllarında kentin ismi de Karaköse olarak değiştirilmiştir. 1946 yılına gelindiğinde ise kentin adı Ağrı olmuştur.

Tren İstasyonu, Otogarı, Havaalanı

Bölgenin iklim yapısı ve coğrafi şartlarından dolayı tren yolculukları ile kente gelmek bir hayli sıkıntılıdır. Öyle ki, 100 yılı devirmiş bir tren istasyonuna sahip olan kentin (Doğubeyazıt ilçesi) bu istasyonu kütüphaneye çevirdiği de bilinmektedir.

Benzer sebeplerden dolayı kara yolu ile ulaşım için de çok fazla seçenek yoktur. Ancak yine de çevre il ve ilçelere başta olmak üzere ülkemizin çok farklı yerlerine kara yolu ile ulaşım sağlanabilir. Ağrı Otogarı bu sebeple sıkça tercih edilir.

Havaalanı olarak ise önemli bir kent olan Ağrı, İstanbul ve Ankara seferlerinden dolayı sıkça kullanılan bir üs konumundadır. Çevre ile ve ilçelerden gelen vatandaşlar da bu havaalanını sıkça kullanırlar.

Gezilip Görülecek Yerler

Meya (Günbüldü) Mağarası

Ağrı ilinin Diyadin ilçesinde yer alan Günbuldu Meya Köyü, aynı zamanda bir de mağaraya sahiptir. Burada yer alan mağarada, çeşitli odalar, bu odaların kapı ve pencereleri ile söz konusu odalara ait balkonlar yer alır. Mağara tamamen kayalar ile oyulmuştur ve gerek tapınak amaçlı, gerek ibadethanelerin karakteristik yapısına uygun özelliklerin ön plana çıktığı kullanımlar söz konusudur. Detaylı araştırmalar ile bütün bu bilgilere ulaşmak ve mağarayı yakından görmek mümkün olur.

Buz Mağarası

Her ne kadar bölgedeki asıl dağ Ağrı dağı olsa da, aslında ikinci bir dağ daha burada bulunmaktadır. Küçük Ağrı Dağı olarak nitelendirilen bu dağ, aynı zamanda buz mağarasına da ev sahipliği yapar. Söz konusu mağara, Küçük Ağrı Dağı eteklerindeki Hallaç Köyü’ne de 3 kilometre kadar uzaklıkta yer almaktadır.

Urartu Kalesi

Tarihi yapıları seven ve bu dokuları hissetmeye bayılan kimseler için Urartu Kalesi ciddi anlamda önemli bir noktadır. Doğubeyazıt’ın 5 kilometre kadar doğusunda bulunan, Eski Beyazıt’ın kuzeydoğusunda yer alan Belleburç noktasında kendini gösteren kale, tarihi yapısı ile etkileyici bir özelliğe sahiptir. Her ne kadar kalenin yapım yılı tam olarak bilinmese de, Urartular döneminin izlerini taşıdığı için bu isim ile anılması normal karşılanmaktadır. Antik çağlardan kalan mimari kalıntılar ile Urartu mezarlıkları bu kalenin içinde yer almaktadır.

İshak Paşa Sarayı

Ülkemizin en önemli tarihi yapıları arasında yer alan İshak Paşa Sarayı, Ağrı’nın gözde yerlerindendir. İshak Paşa ve oğlu Mehmet Paşa zamanında yapılan, 1784 yılı itibariyle tamamlanan bu yapı, Topkağı Sarayı’nın ardından gelerek ülkemizin en büyük 2. sarayı unvanını almaktadır. Pek çok turistik gezinin uğrak noktası burasıdır. Saray, Doğubeyazıt ilçesinde yer alır.

Hamur Kümbeti

Osmanlı Devleti’nin türbe mimarisinin ilginç bir örneği olarak Hamur Kümbeti dikkat çeker. İlçe merkezinin kuzey doğusunda yer alan bu kümbet, aynı zamanda ilçeye hakim olan mezarlığın da tam ortasındadır.

Ağrı Dağı

Kente ismini veren Ağrı Dağı, ülkemizin en yüksek dağıdır. Rivayetlere göre Nuh’un Gemisi’nin karaya oturduğu yer de Ağrı Dağı’dır. Öte yandan çeşitli kutsal kitaplarda da Ağrı Dağı geçmektedir. Ararat, Cebel-ül Haris ya da Kuh-i Nuh isimleri bunlara örnektir. Öte yandan dağın zirvesindeki kar her mevsim aynı kalır ve hiç erimez.