Edirne'yi Tanıyalım
Edirne, Marmara bölgesinde yer alan ve bölgenin Trakya olarak adlandırılan kesiminde bulunan bir şehirdir. Edirne, bir sınır kenti olduğundan, , Yunanistan ve Bulgaristan ile sınır komşusudur. Şehrin yaklaşık nüfusu 165 binin üzerindedir. Bir sınır şehri olan Edirne, Türkiye ile Avrupa arasında bağlantı kuran karayolu üzerinde yer alır. Edirne’nin şehir merkezi ile Yunanistan’ın uzaklığı 7 km, Bulgaristan ile de 17 km’dir.
Genel Bilgiler ve Tarihçe
Coğrafi olarak Meriç Irmağı ile Tunca ve Arda ırmaklarının bir araya geldiği düzlükte kurulduğundan, sulak bir bölgedir ve bu özelliği ile çeltik tarımına çok müsait bir kenttir. İklim özellikleri olarak karasal iklimin hakim olduğu bölge, yine de tarım açısından uygundur.
Edirne’nin ilk sakinleri, Trak kabilelerinden olan Odrisler ve Bettegeriler olduğu bilinmektedir. Meriç ve Tunca nehrinin birleştiği noktaya Odrisler tarafından kurulan ve Odrisia adı verilen bir Pazar yeri kurulmuştur. Bu bölge, bir nevi açık şehir olarak nitelendirilebilmektedir. Ardından bu bölgede, M.Ö. 1400-1200 yılları arasında Akalar hüküm sürmüştür. Daha önce açık şehir özelliğinde olan bu kent, bu dönem ile birlikte polis haline getirilmiştir. Ardından burada Persler, sonrasında Makedonlar hüküm sürmüş; M.Ö. 168'de de bölge Romalıların hakimiyeti altına girmiştir.
Odrisler dönemindeki adı Orestia, ] Roma İmparatoru Hadrianus tarafından Hadrianapolis olarak değiştirilen Edirne şehri, Roma’nın ikiye bölünmesinden sonra Bizans İmparatorluğu'nun hakimiyetinde kalmıştır. Edirne, uzun yıllar boyunca pek çok devletin saldırısıyla karşılaşsa da, yine de hakimiyet Bizans İmparatorluğu’nda kalmıştır.
Haçlı seferleri sırasında Latin İmparatorluğu'na geçen, ancak Bulgarlar ile yapılan savaşta Bulgarların hakimiyeti altına giren Edirne, 1361-1371 yılları arasındaki süreçte Osmanlı İmparatorluğu’na geçti ve Osmanlı’ya başkentlik yaptı. Osmanlı’nın eline geçen Hadrianapolis, bu süreçten sonra adını Edirne olarak aldı ve günümüze kadar geldi. Osmanlı’nın başkenti İstanbul olduktan sonra popülerliğinde bir kısım eksilmeler olsa da, yine de Osmanlı’nın Balkanlara açılan kapısı olması nedeniyle önemini yıllarca korumuş ve şehzadeler şehri olarak, hükümdarların çocuklarının sancak bölgelerinden biri olarak görevini sürdürmüştür.
Osmanlı’nın gerilemesi ve savaşların olması ile birlikte, bu süreç içerisinde farklı milletlerin hakimiyetine giren Edirne, İkinci Balkan Savaşı ile birlikte tekrar Türklerin olmuş ve Kurtuluş Savaşı sonunda nihai olarak Türkiye’nin egemenliğinde kalmıştır.
Havaalanı, Otogar, Tren İstasyonları
Edirne’ye ulaşım konusunda en kolay yol, karayolu ile olmaktadır. Türkiye’nin her yerine otobüs seferi olan Edirne’de, İstanbul’a yakınlığı ile de oldukça tercih konusudur. İstanbul’a her gün pek çok sefer düzenlenen kentte, Ankara ve İzmir gibi büyük şehirlere de her gün sefer bulunmaktadır. Şehir içi servisler ile istenilen bölgeye şehir içinde de rahatlıkla ulaşılabilme imkanı bulunur.
Edirne’ye tren yolu ile ulaşmak da mümkün. Edirne Garı, çok uzun yıllardan beri süregelen, komşu ülkelere de ulaşım konusunda imkan sağlayan bir ulaşım yolunun merkezi olarak görev yapmaktadır. Trakya hızlı tren hattı üzerinde bulunan Edirne’den tüm Trakya bölgesine kolaylıkla ulaşmak mümkün. Lüleburgaz, Tekirdağ gibi ana merkezlere de bu tren ile ulaşılabilirken, İstanbul'dan kalkan ve Bükreş ile Belgrad'a giden uluslararası trenler de bu güzergah üzerindedir.
Gezilip Görülebilecek Yerler
Diyarbakır, tarihi yönden gelişmiş olan ve pek çok devlete ev sahipliği yapan bir ildir. Bölgede pek çok kilise, cami, külliye, sinagog gibi gezip görülebilecek yerler bulunur. El sanatları konusunda da gelişmiş bir şehir olan Edirne, çini ve seramik işçiliği konusunda çok gelişmiştir. Bu bölgeye gelenler, bu el emeği işlemeleri satın alarak evlerinde harikalar yaratabilirler.
Selimiye Külliyesi
Osmanlı padişahı II. Selim adına Mimar Sinan'ın yaptığı ve Mimar Sinan’ın ustalık eserim dediği şaheser niteliğindeki camidir. Sinan’ın bu camiyi 90 yaşında yaptığı söylenir. Osmanlı’nın en önemli eserlerinden biri olan Selimiye Camii’nin açılışı II. Selim öldükten sonra yapılabilmiştir. Bu cami, 2011 yılı itibariye UNESCO tarafından Dünya mirası olarak tescillenmiştir.
Selimiye Arasta Kapalı Çarşısı
Sultan III. Murat, Selimiye Camii için gelir sağlamak adına bu kapalı çarşıyı yaptırmıştır. 73 kemerli olan bu çarşıda karşılıklı olarak 124 dükkan bulunmaktadır. Tatilcilerin ve Edirne’yi ziyarete gelenlerin en çok gidip gördüğü, alışveriş yaptığı yerler arasında yer almaktadır.
II. Bayezid Külliyesi
II. Bayezid Külliyesi, Edirne'de bulunan ve Sultan II. Bayezid tarafından şehre kazandırılan külliyedir. Edirne, İstanbul başkent olduktan sonra ikinci başkent konumuna geçtiğinden, buranın kalkınması hükümdar için önemlidir. Bu nedenle, şehri darüşşifaya kavuşturmak amacıyla Mimar Hayreddin tarafından bu külliye yaptırılmıştır. Külliye şehir merkezine sadece 2 km uzaklıkta bulunmaktadır. Cami içerisinde bir tıp medresesi, darüşşifa, hamam gibi bölümler bulunmaktadır.
Edirne Büyük Sinagogu
Edirne Büyük Sinagogu, Avrupa’nın en büyük üçüncü sinagogu olarak öne çıkar. Türkiye’nin de en büyük sinagogudur. 1905 yılında çıkan büyük yangında çok harap olan sinagog, sultan II.Abdülhamit'in fermanı ile birlikte tekrar inşa edilmiştir. İnşa işlemini Fransız mimar France Depré yapmıştır.